İkinci elde araba alırken en büyük zorluk çekilen konu şüphesiz ki fiyat konusudur. Sıfırda araba alırken beğendiğiniz ve bütçenize göre alabileceğiniz en fazla 7-8 opsiyon varken, ikinci elde aynı fiyat aralığında bunun 10 katı kadar model ve bu modellerin çeşitli versiyonları karşınıza çıkacaktır.
Sözgelimi 50.000 TL bütçeniz var, sıfır araba alacaksınız, Renault Clio, Opel Corsa, Toyota Yaris gibi birkaç model arasından seçim yapmanız gerekir. Aynı bütçeyle ikinci ele yöneldiğinizde ise, farklı segment ve model yılından birçok aracın 50.000 TL’da buluştuğunu görürsünüz bu da sizin seçiminizi zorlaştırır. Gerçekten 50.000 TL’ya, Ford Focus’un dizel modellerinden, VW Golf’ün daha yeni benzinli versiyonlarına veya bir üst segmentte bulunan Toyota Avensis’in daha eski modellerine, keza biraz daha eski model arazi arabalarına ulaşmanız mümkündür. Arabaların kilometrelerine göre farklı fiyatlarda olmaları da kafa karışıklığınızı artıran bir faktördür.
İkinci el araba fiyatlarının tesbitinde her zaman sıfır araba fiyatları temel alınır. Sıfır araba fiyatlarının yükselmesi ve düşmesi sonucunda ikinci el fiyatlar da paralel olarak etkilenir. Ancak bu fiyat etkileşimi, bütün modellerde ve model yıllarında aynı oranda olmaz. Sıfırdan en çok etkilenen modeller 0, 1 ve 2 yaşındaki arabalardır. Araba yaşı arttıkça etkilenme oranı azalır, öyle ki, 8-10 yaşındaki arabaların piyasası hiç etkilenmez.
Küçük ve orta segment arabalar 1 yaşında (2016 model yılı) %15 ila %20 oranında değer kaybeder. Araba orta üst sınıfa çıktığında bu oran %20-25’e, lüks modellere geldiğinde ise %25-30’a kadar çıkabilir. Sonraki yıllarda bu oran çok daha azalır, ortalamada %5 civarında seyreder. Bu hesaplamadan çıkarılması gereken en önemli sonuç, 0 veya 1 yaşındaki bir aracını satanın, özel bir kampanyadan veya çok düşük kurdan araba almak gibi bir avantajı olmamışsa, çok ciddi bir zarara uğrama riski ile karşı karşıya olmasıdır, bu nedenle genel olarak tavsiye edilmez.
Ancak bu verileri standart veri olarak almak bizi ciddi yanlışlara götürür. Her şeyden önce her aracın 2.el fiyatında farklı durumlar söz konusu olabilir:
- Marka değeri,
- Modelin sıfırdaki satış durumu,
- Modelin sıfır stokları,
- Varsa kampanya fiyatı,
- Araba sahiplerinin memnuniyeti ve arabalarını piyasaya arz durumu (Örnek : Müşteri memnuniyeti yüksek bazı modellerin 2.elde zor bulunması),
- Üretici tarafından araca yapılan makyajın etkisi,
- Sektörel vergi düzenlemeleri ( ÖTV, KDV, hurda araba indirimi, noter masraflarındaki değişiklikler, trafik sigortası maliyeti)
- Varsa kasa değişiminin etkisi,
- Döviz kurundaki değişiklikler,
- Aracın gelecek 1 yıl içinde kasasının değişme ihtimali,
Ancak bütün bu faktörler bir yana, genel ekonomik durum ve otomotive olan talep, fiyatların sıfıra oranında ve piyasanın hareketliliğinde mutlak dominant etkiye sahiptir. Otomotiv piyasası, ülkemiz ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biridir. Lokomotif olmasının yanında, fiyatlarda yapılacak küçük değişiklikler de piyasada satış adetlerinin büyük oranda değişmesi için yeterlidir, başka bir deyişle sektörün lokomotif özelliği yanında esnek bir talebe sahip olması, ekonomik gösterge olarak da otomobil satışlarına ayrı bir fonksiyon yüklemektedir. Sektörde canlılık yaşanıyorsa, ekonomide de genel bir canlılık olduğu genellemesi yapılabilir.
Sektördeki canlılığın birincil göstergesi olan sıfır satışları, çok kısa vadede 2.eli de olumlu etkileyerek fiyatların yukarı doğru seyretmesine katkıda bulunur.
Bu noktada 2.el piyasasının türev bir piyasa olduğunu vurgulamakta yarar görüyoruz. Özetle şunu belirtmek lazım, ikinci el piyasası sıfırdan farklı olarak borsa mantığında çalışır, döviz kuru, sabit ve değişken maliyetler ve rekabetçi fiyat hesaplaması ile sıfır araba satan sınırlı sayıda distribütörden farklı olarak piyasaya çok çeşitli araba arz eden sınırsız sayıda araba sahibi ve yine sınırsız sayıda araba talep eden vardır, bu arz ve talebin buluştuğu yerde satış gerçekleşir, araba sahipleri fiyatlarını sıfıra yaklaştırırlarsa satamazlar, fiyatı indirmeye mecbur kalırlar, piyasa çok düştüğünde de acil ihtiyacı olmayanlar aracını satıştan çeker ve fiyatlar otomatik olarak yükselir. İkinci el firmaları, galeriler ve Yetkili Satıcılar, burada fiyat açısından sadece aracı konumdadırlar, esas belirleyici olan araba alıcısı ile satıcısıdır.
Bu nedenle, 2.el araba almak isteyenlerin, ikinci el satış noktalarındaki bazı fiyatlara gösterdikleri tepkiler ve sektörde çok yüksek kar marjı olduğu düşüncesi genelde eksik bilgiden kaynaklanır. Teşhir alanında veya internet sayfalarında gördüğünüz arabaların önemli bir kısmı emaneten satılmak üzere alınmış arabalardır, fiyat oluşumunda en belirleyici faktör de doğal olarak araba sahibi olmaktadır. 2.el piyasası , yapı itibarıyla bir borsa olmakla beraber, söz konusu olan bir gayrimenkul satışı olduğu için, hisse senedi borsası gibi günlük reaksiyonlarla hareket edilmesi mümkün olmaz.
Piyasada hızlı bir şekilde el değiştiren modellerin net piyasa rakamları olması nedeniyle, kar marjları, araba ister emaneten satışa konmuş olsun, ister sahibinden nakit veya takas yoluyla alınmış olsun, ortalamada %5 seviyesindedir. Firmalara ait arabalarda ise bu oran %3-5’e kadar düşebilir.
Bunun dışında stok devir hızı düşük olduğu için satıcısına düşük fiyat verilen bazı modellerde ise kar marjı daha yüksek olabilir, ancak toplam karlılıkta bu arabalar ihmal edilebilir bir paya sahiptir. 2.el piyasası ile ilgili olarak şu hususu her zaman göz önüne almak gerekir: Araba alıcısı ve satıcısı, diğer birçok piyasadaki alıcı-satıcı ilişkisinden çok daha pratik olarak, internet ilanı, rakip marka takas fiyatı veya açık pazar gibi birçok kanal yardımıyla temas kurma ve alım-satım yapma imkanına sahip olduğu için, bu piyasada aracı olanların yüksek kar marjı ortalaması ile çalışması fiilen mümkün değildir.
Araba alırken yapacağınız fiyat karşılaştırmanızda kullanacağınız diğer yardımcı hususları da bu vesileyle vurgulayalım:
- Dizel arabalar her yaş ve km.de kolay satılan arabalardır.
- Dizel bir arabanın piyasası, aynı modeldeki benzinli bir arabadan %10-15 daha yüksek bir fiyatta oluşur.
- Otomatik arabalar da her yaşta mutlaka alıcı bulurlar.
- Düz bir arabanın fiyatı ile, 1 yaş daha eski bir otomatik arabanın fiyatı aynı seviyededir, otomatik araba durumuna göre biraz daha yüksek bir fiyattan satılabilir.
- Kasa değişimi küçük arabalarda daha az etki yapar, bu etki %4 ila 5 arasındadır, Renault Fluence, Toyota Corolla, VW Golf, Opel Astra (A segment) sınıfındaki arabalarda bu etki %6-7’ye çıkar, daha üst sınıfta ise %10-15 aralığına kadar çıkabilir.
- Orta gelir grubuna hitap eden markaların lüks modelleri, ne kadar kaliteli olursa olsun, imajları nedeniyle 2.elde yüksek bir fiyat bandına ulaşamaz.
- Aynı durum lüks markaların orta sınıfa hitap eden arabaları için de geçerlidir.
- Piyasadaki ortalama fiyatın çok altında satışa sunulan arabaların çok ciddi kusurları veya masrafları olabileceği dikkate alınmalıdır.